Bitkisel Güzellemeler

Sevgili blogcum,

Nasılsın, iyi misin? İyisindir umarım. Beni soracak olursan hamdolsun ben de iyiyim.

Sana bugün kitap değil çiçek getirdim. Kim bilir bir sonraki buluşmamızda belki selam bile getiririm. Bu çiçek uzuncadır bir  bonzainin dibinde sessiz sessiz yaşıyordu. Önceki gün çiçeklerini fark edince benim içimde de aynı anda sarı tomurcuklar patladı. Eh çiçeklenmek adetimiz oldu artık. 

Çiçeğin sahibi ben değilim yine de ona su veren bir çift elden biri olmak beni keyiflendiriyor.

Çiçekten söz açmışken başka bir çiçekten devam edeyim. Marketten aylar önce bir çilek kiti almıştım. Mevsimsel patlar ya hani böyle kitler etrafta gezer. Marketlerde toprak, saksı, bahçe malzemeleri satılır. İşte o dönemler. Sonra onu bir saksıya diktim. Minicik çilek tohumlarını. Sonra yavaş yavaş başlarını topraktan uzattılar. Kocaman oldular. Ve fakat döllenme yaşayamadıkları için çilek verememekteler. Yine de çilek çiçeği mahsulümle gayet mutluyum. Gittiği yere kadar beraberiz çiçeğim/çileğim. :)

Son olarak boş bir saksıyı sulamanın verdiği keyifle yazıyı sonlandırıyorum. Siz boş sanırsınız, orada büyüyen bir tohum vardır. Yeşerecek koşulları bekleyen bir potansiyel. Yola çıkmış ama yolu uzun olduğu için henüz gelememiş olan bir hikaye vardır. Bu maydanozcuk da bizim bahtımıza bir mucize olarak düşüverdi. Aldık, toprağı eşeledik, ektik, peyderpey suladık. Emeksiz yemek değil, maydanoz bile olmuyor, görüyorsunuz

Görelim Mevla neyler, neylerse güzel eyler.

Sevgiyle...