Hiç

 Sevgili blogcum,

Ooo çalkalandık. Genel olarak çalkalanmak adetimizdir. Yine de kendimi bozguna uğramış hissetmiyorum ilginç. Allah'ın sizin için yazdığında hayır aramak zor anlarda daha önemli mesela. Musibetin ilk anında da dik durmak kabiliyeti. Küçük derslerin büyük dersler olduğuna iman.

Burada kendi kendime yazmak hoşuma gidiyor. Zihnimi boşaltan bir yanı var. Beni bu kadar zorlayan şeylere bir neden sorusu savuruyorum. Çünkü insan bekliyor ki belli bir yaşa gelince bir şeyler kolaylaşsın. Yenilgi kolaylaşsın mesela. Başarısızlık. Düşüp yeniden yeniden başlamak. Bakalım bunu öğrenirsem çok şey değişecek. Allah büyük.

Dün ebru yaparken tek tek damlaları tekneye bırakıyorum. Aklımda hepsini bir anda bırakabilsem keşke düşüncesi var. Ama o iş öyle değil. Pekala ben de biliyorum. Koşunun sonlarına doğru hızı artırayım mesafe çabucak bitsin istiyorum. Ama o iş de öyle değil. Sen bu işi neden yapıyorsun Şeyma diyorum kendime. Sen neden koşuyorsun? Neden yazıyorsun? Neden bir şey ortaya koymaya çalışıyorsun? Evinin temizliğini baştan sona yapsan hafta sonun biterdi. Bir alışveriş merkezi gezisi. Kafede muhabbet. Yalandan arkadaşlıklar. Senin şikayetlerin, onun şikayetleri... Biterdi. Ömrün bile biterdi böyle. Akşam dizi, maç ya da her neyse üşenme al sandalyeni kurul sahile. İzle. Neyi izlediğini bilmeyerek habire izle. İçinde seni yakan bir endişe olsun. Sebebini yine yalandan ara. Bulsan bile çaresiz hisset kendini. Dram yarat, arabesk dinle. Devlet kötü, liyakat yok, insan canı kıymetsiz... 

Sen ateşe su taşıdın mı, bana onu söyle.  Taşırdım deme. Canımı veririm deme. Şimdi vermen mümkün olan şeyi vermiyorsan o zaman da veremeyeceksin çünkü. Bir anda kahraman olunmadığına da o zaman öğreneceksin.

Neyse konu nereden nereye geldi. Velev ki hiçbir şey olmadı. İlerlemedin, güzelleşmedin, çiçeklenmedin, göğermedin. Pek mümkün değil de diyelim öyle oldu. Ne değişecek?

Hiç.

H(g)ayretle...

Şeyma





Yorumlar

Popüler Yayınlar